İnsan yaşamının yatan, yürüyen, koşan ve tekrar başa dönen bir düzlemde geçtiği düşünüldüğünde, özellikle bir ailenin yavrusu konumunda başlanılan yaşam yolcuğunda psikososyal açıdan bilinmesi gerekenlerin çok olduğunu düşünüyoruz. Bilinmesi gereken bu gerçekler kendi içinde fırsatları da barındırıyor. Örneğin bir ailede büyümek ya da bir kurum da büyümek gibi...

Anne ve baba ile çocuk arasındaki iyi ilişkilerin temeli, bebeklik ve ilk çocukluk döneminde atılır ve bu günler bir daha geri gelmez. Bu günler yaşam ilerledikçe, gözlerimizi yaşartan tatlı anılar halini alırlar. Gözyaşlarımız aslında suçluluktan, pişmanlıktan değil, anıların bir daha geri gelme- yeceğindendir. Anne ve babaların çocukları ile en çok beraber olduğu 0-6 yaş dönemini anlamlı anılarla doldurmak için ve iç sızlatan gözyaşlarından uzak tutmak için bu döneme anlamlı dokunuşlar koymak iyi olacaktır.

Ebeveynler ve okul öncesi öğretmenler gibi, çocuğun 0-6 yaşını ören altmışlara ve daha ilerilere gelene kadar oluşan izleri bireyin özünde taşımasına neden olan bu ustaların, 0-6 yaş psikososyal gelişimi özümsemesi, normalden sapan davranışları tanılaması ve ileride gelişecek psikososyal sorunları önlemek için yapacakları küçük manevralarla sonucu toplumdan yana döndürmesi bu kitabın amacını oluşturmaktadır.