Yakın geçmişe kadar ağırlıklı olarak klinik değerlendirmeyle ve ayırıcı tanı yaparak adı konan pulmoner sistemin vasküler hastalıkları, günümüzde geliştirilen tanı yöntemleri ile daha çok tanımlanabilen ve adını kolayca koyabildiğimiz bir hastalık haline gelmiştir. Bu sayede söz konusu hastalıkların önemi daha iyi fark edilir hale gelmiş, artan ilgi, patogenezde daha fazla aydınlanmayı sağlamış, bu bilgiler de daha etkin tedavi imkanlarına yol açmıştır. Son yıllarda pulmoner sistemin vasküler hastalıkları için cerrahi tedavi seçeneklerindeki gelişmelerin yanı sıra, hedefe yönelik tedaviler de kullanılır hale gelmiş, hastalıkların prognozu da nispeten daha iyi bir seyre dönmüştür.
Artan sorun, artan bilgi, artan bilgi aktarımı gerektirir. Böylece o sorunun çözümüne yönlendirici katkılar sağlanabilir. Türkiye’de ilk örnek olan elinizdeki kitap, işte böyle bir gereksinimin ürünüdür. Kitap, Türkiye’de pulmoner vasküler hastalıklarla akademik olarak ilgilenen, yayınları olan, bilgi ve hasta danışılan akademisyenlerin bölüm yazılarıyla oluşturulmuştur. Yüzlerce şekil, fotoğraf ve tablo içeren 358 sayfaya sahip olan kitap, değişik alanlardan 35 bilim insanının yazdığı 32 bölümden oluşmaktadır. Kitap, içerdiği özgün ve güncel bilgilerin yanı sıra telif eser olarak da ayrı bir önem taşımaktadır.
Yorum Ekle
Eposta adresiniz paylaşılmaz.